Bu gün 26.03.2013 MİLLİ PARKLAR Genel müdürlüğüne nezaket ziyaretinde bulunduk

[N.Yıldız SÜKAN]

Saat 13,30 da sayın SAİT KAHRAMAN beyin, saat 15,00 de de Gnl mdr yrd. sayın Mustafa AKINCIOĞLU beyin makamlarına ayrı, ayrı  olarak SİSAV başkanım sayın Aydın KALAY  ve eşim  ile nezaket ziyaretinde bulunduk. Avcılık, av doğa, özel ve devlet avlaklar konusunda oldukça derin konuşmalar yaptık.  Resmi anlamda onların avcılar konusunda ki düşüncelerini biz ferdi olarak dinledik bilgilendirildik. Bizde o konularda kendi düşüncelerimizi dile getirdik. Değerli avcı arkadaşlar  anladığımız kadarı ile türkiyenin her bir köşesinin  özel avlaklar haline getirilmesi düşünülüyor ve bu konuda  resmi çalışmalar 2014 yılına endekslenmiş durumda. Türkiyeyi kapsayacak özel avlaklar örnek verecek olursak her köy muhtarlığı milli parkların önerisine uygun olarak keklik,sülün,turaç vesaire av hayvanlarının üretme çiftlikleri oluşturucak. Ve o bölgeye gelen avcılara ordaki salımı yapılan av hayvanları paralı olarak avlandırılacakmış. Yani köy tüzel kişiliklerine hem para kazandırmak, hem diğer köyler ile rekabet ortamı oluşturmak, hem de sağlanan gelirle yaban hayvanlarının çoğalması sağlanacakmış.Yetkililere şunu sordum peki dedim o köylerde bulunan kaçak avcılar nasıl kontrol altına alınacak ve kaçak avcılık nasıl  önlenecek? diye sorduğumda aldığım cevapta şu; Onlarda muhtarın tarların denetimleri ile önlenecekmiş. Ve bir diğer önemli konuda göçmen kuşların bizdeki gibi limitlendirilmesi avrupadaki devletlerin orman bakanlıkları ve bizim bakanlığımız tarafından alınacak ortak kararla belirlenecekmiş. Yani örnek olarak;  bizde limit 5 se tüm ortak anlaşma yapılan ülkelerde 5 olacakmış. Bu konuları sizler ile paylaşmak istedim.

[Ümit TAŞER]

Muhtarlar zengin edilecek desenize. Neyse 3-5 muhtar tanıdığım var idare ederiz artık

[Tuncay KANDEMiR]

Avcıların içinde olmadığı kendilerine göre aldıkları bu kararların hiç birisinin doğruluğuna ve uygulanabilirliğine inanmıyorum...
köylüler keklik üretecekmiş ?
sorsaydınız bakanlık kaç keklik salmış ? doğada kaç tane kalmış !!! üreyen keklik varmıyMIŞ hiç !!! aynı şekilde sülün v.s v.s v.s

[Oğuz ŞÜKRÜ]

Ava gelenlerin konaklaması, üretim çiftliklerinin salgın hastalıklardan korunması, üretilen hayvanların doğa ile mücadele edebilecek şekilde yaban hayata alıştırılması, hayvan üretiminde bölgesel olarak ırkların korunması, muhtarların üretim ve denetim için her köyde en az 4 kişi çalıştıracağı gibi gerçekler göz önüne alındığında olayın ne kadar ciddi olduğu anlaşılacaktır. Bu kadar hayal yerine keşke, her milli parklar müdürlüklerine dışarıdan gelecek avcılarda hesaplanarak yoğunluğa göre ilaveten memur alınsa, ilaveten araç tahsisi yapılarak denetimler sağlansa, gece devriyesine ekipler çıkartılsa, kaçak avcılığı önlemek adına Jandarmanın faaliyetleri sıkılaştırılsa daha iyi olmaz mı???
Kuluçka makinasından çıkmış, kafesten dışarıyı görmemiş zavallı hayvanları saldıktan sonra muhtemelen artacak olan tilki ve sansar populasyonu sebebiyle özel avlakta tilki avlarız:)

[Emin KOÇAK]

Bu çalışmalar AB projesidir ve 4 senedir derinden hazırlıklarını yapıyorlar. Örneğin Ankara da bu sene elmadağ avlağını paralı yapacaklar. Muhtemelen diğer avlakların çoğuna yasak gelecek.

Benim asıl merak ettiğim; Dernek Başkanlarının hepsi bu çalışmaları çok iyi biliyor. Peki avcılarımızın kaç tanesine Başkanlarından bu konu hakkında bilgi verildi?

Bu seneki MAK toplantısında hep beraber göreceğiz, Temsilcilerimizin önüne bu çalışmalarını koyacaklar temzilcilerimize sadece Noterlik yapmaları kalacak.

Nazife hanım bence ziyaret etmesenizde olurdu. Dilerim ben yanlış değerlendiriyorumdur.

Saygılarımla.

[N.Yıldız SÜKAN]

Ziyarete gidip gitmemiz konusunda düşüncenize katılmıyorum  emin bey.  Çünkü, benim eşimin ve SİSAV başkanım da aynı zamanda arkadaşımız olduğu kişilere ziyarette bulunduk bu arada avcı olduğumuz için de bu konular açıldı okadar.  Ve bu konuyuda avcı arkadaşlarım ile paylaşmak istedim. Ben ve arkadaşlarımızın da merak ettiği avcı temsilcilerimizin fedarasyon ve konfedarsyon temsilcilerinin MAK ta bu işe ne diyecekler?  Doğrudur  bu konuyu 4 yıldır milli parklar gündemde tutuyordu ve karara da  nerde ise bağlanmış durumda  çok yakın tarihte de  kanunlaşıp meclisten geçecekmiş. Ne yaparsak yapalım Gerek MAK TAN, gerek se BAKANLIK TAN avcılarımızın  lehine hiç birşeyin çıkmayacağıdır. Çünkü birileri oturmuş avcılara bile sormaya gerek duymadan çoktaankonuyu karara bağlamışlar bile.  Yani maalesef, ATI ALAN ÜSKÜDARI GEÇMİŞ DURUMDA.

[Ziya ÇOBANOĞULLARI]

Gerçek manada içimizden bizden birileri milletvekili,bakan vb. konumlara gelmezse avcılık biter.
Yasa dışı avlanma başlar.
Milli Parklar ve Kolluk Kuvvetleri nasılsa muhtarlar sorumlu diyecek etçilere gün doğacak.
Sonumuz hayır değil ............

[Ramazan KİLLİ]

Avcıların içinde olmadığı kendilerine göre aldıkları bu kararların hiç birisinin doğruluğuna ve uygulanabilirliğine inanmıyorum...
köylüler keklik üretecekmiş ?
sorsaydınız bakanlık kaç keklik salmış ? doğada kaç tane kalmış !!! üreyen keklik varmıyMIŞ hiç !!! aynı şekilde sülün v.s v.s v.s

Bakanlıkdaki yetkililer bir ÜTOPYA yaşıyorlar.

Ya onların köylüleri farklı ( Hepsi av ve doğa ile ilgili, ülke avcılığının sorunlarına hakim ve çözümleri için hazırlıklı yetkin kişiler ), ya da benim  bildiğim köylüler ( Benim bildiklerim; Avla tek alakaları arada bir kar yağarsa özellikle ava giderler. Olursa vururlar olmazsa tınn, Kendi işinde gücünde, kaldı ki kendi tarımla ilgili, hayvancılıkla ilgili sorunları çözülememiş, hayatını idame ettirmek için çırpınıyorlar.

Şimdi sizce demezler mi; Sizin avınızın derdi bizi mi gerdi diye, deseler haksızlar mı?

Bu işe gönüllü olarak, para harcayan, emek ve zaman harcayan avcıları sistemin dışında tutmaya çalışmak kimseye bir şey kazandırmaz.

[Ersin DÜZYOL]

Değerli kardeşim nazife sükan EYHAF yönetim kurulu ve başkanı olarak asla avlak sistemini ve kota sistemini kabul etmiyoruz ve karşıyız av yönetimi idaresinin federasyon ve avcı derneklerinde olmasından yanayız biz EYHAF olarak 6 ekim 21012 de bir hata yaptık üst  kurumumuza olan saygımızdan dolayı erteledik yanlış yaptığımızı anladık tüm av camiasından özür diledik ben EYHAF başkanı olarak burdan AV YÖNETİM DAİRE BAŞKANLIĞINA sesleniyorum biz AV CAMİASINI bir araya getirip  M.A.K öncesi büyük bir toplantı yapmasını isteriz fakat bu toplantıyı hiç bir kurum aracılığı olmadan ayrıca kendileri bünyesindeki av yönetim şube müdürleriyle beraber DAİRE BAŞKANIMIZ SYN CEMAL AKCAN ın davetiyle olmasının daha sağlıklı  iyi bir fikir paylaşımı  olacağının inancımdayım saygılarımla

[Emin KOÇAK]

Değerli kardeşim nazife sükan EYHAF yönetim kurulu ve başkanı olarak asla avlak sistemini ve kota sistemini kabul etmiyoruz ve karşıyız av yönetimi idaresinin federasyon ve avcı derneklerinde olmasından yanayız biz EYHAF olarak 6 ekim 21012 de bir hata yaptık üst  kurumumuza olan saygımızdan dolayı erteledik yanlış yaptığımızı anladık tüm av camiasından özür diledik ben EYHAF başkanı olarak burdan AV YÖNETİM DAİRE BAŞKANLIĞINA sesleniyorum biz AV CAMİASINI bir araya getirip  M.A.K öncesi büyük bir toplantı yapmasını isteriz fakat bu toplantıyı hiç bir kurum aracılığı olmadan ayrıca kendileri bünyesindeki av yönetim şube müdürleriyle beraber DAİRE BAŞKANIMIZ SYN CEMAL AKCAN ın davetiyle olmasının daha sağlıklı  iyi bir fikir paylaşımı  olacağının inancımdayım saygılarımla

Ersin bey bu mazeretleriniz beni tatmin etmiyor. Başkanlığını yaptığınız yer bir federasyon. Bu sebeple sizler şikayet eden değil şikayetlerin çözümünü sağlayacak konumdasınız. Size düşen görev Ege bölgesinde ne kadar dernek başkanı varsa bir araya getirip Bakan beye topluca gitmenizdir. Tabi alternatif teklifinizde hazır gitmelisiniz.

Saygılarımla.

[Ersin DÜZYOL]

Emin bey mücadelede mazeret olmaz çözüm olur size katılıyorum mücadelemizi asla bırakmadık eğer camiamıza faydalı olacak çareler elde edebilirsek nemutlu bize biz geçensene bir otobüs bakanlığa gittik derdimizi anlattık yine gideriz ama isterizki her yerden gelsin internette bildirdiğimiz halde kimse katılmadı gerekirse yine gideriz biz ege avcıları olarak hazırız

[Engin MAKAS]

İyi tarfıda var, yerel seçimler sezona deg gelirse, avcılara av bedava olur.
 Şakası bir yana düzenlemeyi Avrupadan mı alırlar Amerika danmı bilmem, deveye at semeri oturmaz, o ülkelerin yasaları kendi vatandaşına hizmet eder, bizim yasalarımız kendi vatandaşına eziyet eder. Şimdiye kadar yapılanları yapılacaklara teminat sayıyorum, '' oh iyiki yapmışlar '' demiyeceğiz.

[Hakan AKMAN]

BU zihniyetle DEVLET yönetmeye çalışan ve yönetiyorum zanneden bir anlayışa karşı yapabilecek hiç birşey yok malesef
ben çoktan mücadele etmeyi bıraktım.. sinir hastası olmak istemiyorum..her şey ama her şeyde yönetim ve yaptırım anlayışında durum böyle
BİZ YAPTIK VE OLDU ,,, İSTESENİZDE BÖYLE ,,İSTEMESENİZDE BÖYLE zihniyeti ile neyin mücadelesini yapacağız..
HAK ETTİĞİMİZ GİBİ YÖNETİLİYORUZ.. AĞLAYIP SIZLAMANIN VEYA BOŞU BOŞUNA MÜCADELE EDİP TUUU KAKA OLMANIN BİR ANLAMI YOK....

[Osman DÖŞLER]

Artık iş bitmiş, planlar çoktan hazırlanmış.

Bunu 5-6 seneden beri kulüpleri toplayıp izah ediyorlar, yeni değil.

Bu arada ne diye 1-2 sene içerisinde tümü ile değişecek bir sistem için,

bölge temsilcisi seçilip MAK a gönderiliyor ne değişecek, her sene gönderiliyorda değişen ne ?

[Lütfi TÜRE]

Av ve yaban hayatı dairesi yada adı her ne cehennemse ikidebir değişiyor,hani bir söz var YAPTIKLARIM YAPACAKLARIMIN TEMİNATIDIR ,diye işte bundan sonra artık hiç birşey yapmamaları daha iyi bence.

    Arkadaşlar hepimizi çok zor günler bekliyor.Allah sonumuzu hayır etsin...

[Savaş KAYGISIZ]

Değerli kardeşim nazife sükan EYHAF yönetim kurulu ve başkanı olarak asla avlak sistemini ve kota sistemini kabul etmiyoruz ve karşıyız av yönetimi idaresinin federasyon ve avcı derneklerinde olmasından yanayız biz EYHAF olarak 6 ekim 21012 de bir hata yaptık üst  kurumumuza olan saygımızdan dolayı erteledik yanlış yaptığımızı anladık tüm av camiasından özür diledik ben EYHAF başkanı olarak burdan AV YÖNETİM DAİRE BAŞKANLIĞINA sesleniyorum biz AV CAMİASINI bir araya getirip  M.A.K öncesi büyük bir toplantı yapmasını isteriz fakat bu toplantıyı hiç bir kurum aracılığı olmadan ayrıca kendileri bünyesindeki av yönetim şube müdürleriyle beraber DAİRE BAŞKANIMIZ SYN CEMAL AKCAN ın davetiyle olmasının daha sağlıklı  iyi bir fikir paylaşımı  olacağının inancımdayım saygılarımla

   SN. ERSİN DÜZYOL BAŞKAN, EMEKLERİNE SAĞLIK, UMARIM SES GETİRİR ÇABALARINIZ. BU ARADA İYİKİDE BURDAN SESLENMİŞSİNİZ, YÜZ YÜZEYKEN SESLENSEYDİNİZ, ANKARADAKİ AV YÖNETİM DAİRE BAŞKANLIĞI DA, (DAHA ÖNCEKİ SENELERİ HATIRLARSANIZ 75 MİLYONUN GÖZÜNÜN ÖNÜNDE SÖYLENEN SÖZÜ) SONRA SİZE "AVCILAR KÖPEĞİNİZİDE, TÜFEĞİNİZİDE ALIN GİDİN" DERLERDİ.
   AMAN FAZLA SIKIŞTIRMAYALIM ANKARADAKİLERİ, NE OLUR, NE OLMAZ ÜLKEMİZİN GENELİNDE AVI SERBEST BIRAKIVERİRLER, BÖYLE BİR ŞOK YAŞAMAYALIM. ARTIK ESPİRİDEN BAŞKA YAPACAK HİÇ BİRŞEY KALMADI. SELAM VE SAYGILARIMLA.

[N.Yıldız SÜKAN]

Değerli kardeşim nazife sükan EYHAF yönetim kurulu ve başkanı olarak asla avlak sistemini ve kota sistemini kabul etmiyoruz ve karşıyız av yönetimi idaresinin federasyon ve avcı derneklerinde olmasından yanayız biz EYHAF olarak 6 ekim 21012 de bir hata yaptık üst  kurumumuza olan saygımızdan dolayı erteledik yanlış yaptığımızı anladık tüm av camiasından özür diledik ben EYHAF başkanı olarak burdan AV YÖNETİM DAİRE BAŞKANLIĞINA sesleniyorum biz AV CAMİASINI bir araya getirip  M.A.K öncesi büyük bir toplantı yapmasını isteriz fakat bu toplantıyı hiç bir kurum aracılığı olmadan ayrıca kendileri bünyesindeki av yönetim şube müdürleriyle beraber DAİRE BAŞKANIMIZ SYN CEMAL AKCAN ın davetiyle olmasının daha sağlıklı  iyi bir fikir paylaşımı  olacağının inancımdayım saygılarımla

Ersin bey siz hala aynı şeyden bahsediyorsunuz. Cemal Akcan bey ile istediğiniz kadar konuşun. Mesele Cemal Akcan beyi de çoktaaan aşmış durumda. Yani yetkililer tarafından herşey çoktan karara bağanmış durumda. Avcı camiasını bir araya getirmek şimdi mi aklınıza geldi. Olay bitmiş zaten. Konunun yakında kanunlaşmış vaziyette hepimizin önüne gelmesine ramak kaldı. DESTEKLEYEN VEYA DESTEKLEMEYEN TÜM AVCI ARKADAŞLARIM ŞUNU ÇOK İYİ BİLSİNLERKİ HİÇBİR İKTİDAR DÖNEMİNDE AVCILARIMIZ BU KADAR ZULÜM GÖRMEDİ VE ACİZ BIRAKILMADILAR. BAKANLIKTA BİR SÜRÜ AVCI OLMAYAN AVCILIKTAN ANLAMAYAN İNSANLAR AVCILARA SORMADAN TÜRKİYE GENELİ OLARAK PARALI AVLAKLAR KONUSUNDA  KARARLAR ALMIŞLAR. Keşke bu  iktidar döneminden önce ki iktidarlar dönemlerinde birşeyler yapılmasına çalışılsaydı. Hiç değilse o dönemdeki av yaban hayatı yöneticileri şuan (birkaç kişi dışında) ki yöneticilerden çok daha iyi AVCILIĞI VE AVCILARI  TANIYOR VE ANLIYORLARDI. Ve lütfen hala avcılar uyutulup kandırılmasın gerçekler söylensin artık.

[Savaş KAYGISIZ]

Ersin bey siz hala aynı şeyden bahsediyorsunuz. Cemal Akcan bey ile istediğiniz kadar konuşun. Mesele Cemal Akcan beyi de çoktaaan aşmış durumda. Yani yetkililer tarafından herşey çoktan karara bağanmış durumda. Avcı camiasını bir araya getirmek şimdi mi aklınıza geldi. Olay bitmiş zaten. Konunun yakında kanunlaşmış vaziyette hepimizin önüne gelmesine ramak kaldı. DESTEKLEYEN VEYA DESTEKLEMEYEN TÜM AVCI ARKADAŞLARIM ŞUNU ÇOK İYİ BİLSİNLERKİ HİÇBİR İKTİDAR DÖNEMİNDE AVCILARIMIZ BU KADAR ZULÜM GÖRMEDİ VE ACİZ BIRAKILMADILAR. BAKANLIKTA BİR SÜRÜ AVCI OLMAYAN AVCILIKTAN ANLAMAYAN İNSANLAR AVCILARA SORMADAN TÜRKİYE GENELİ OLARAK PARALI AVLAKLAR KONUSUNDA  KARARLAR ALMIŞLAR. Keşke bu  iktidar döneminden önce ki iktidarlar dönemlerinde birşeyler yapılmasına çalışılsaydı. Hiç değilse o dönemdeki av yaban hayatı yöneticileri şuan (birkaç kişi dışında) ki yöneticilerden çok daha iyi AVCILIĞI VE AVCILARI  TANIYOR VE ANLIYORLARDI. Ve lütfen hala avcılar uyutulup kandırılmasın gerçekler söylensin artık.

   SN. YILDIZ HANIMEFENDİNİN SÖYLEDİKLERİNE TAMAMEN KATILIYOR VEDE DİYORUMKİ "MEMLEKET ELDEN GİTMİŞ, AVLAKLAR GİTSE NE OLUR". "NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE".
   BU ARADA İZMİRDEN DEĞERLİ TOLGA KARDEŞİM SEN İYİ ARAŞTIRICISIN ULU ÖNDER ATATÜRK'ÜN AVCI VE AVCILIKLA İLGİLİ DÜŞÜNCELERİ MUHAKKAK VARDIR, SEN GENÇSİN HADİ GÖREYİM SENİ DÖKTÜRÜVER ŞU SATIRLARADA BELKİ İLHAM OLUR BİZLERE. SELAM VE SAYGILARIMLA.

[Seçkin BİLTEKİN]

Avlakların idaresinin köy tüzel kişilikleri ile avcı derneklerine verilmesi fikri senelerdir konuşulan bir şey.Ancak bu idarenin sadece muhtarlıklar kanalıyla gerçekleştirileceğini yeni öğrenmiş bulunuyorum.İlginç olan noktalardan biri şu;bizler bu haberi bizim gibi bir avcı olan Yıldız Hanımdan öğreniyoruz.Ya devlet yetkilileri bu hususu sır gibi sakladılar ya da bizleri temsil ettiğini zannettiğimiz Konfederasyon ve Federasyon başkanları bizlerden bu bilgiyi gizlediler.İster idare bu bilgiyi başkanlardan saklamış olsun isterse başkanlar bunu bizlerden gizlemiş olsunlar her iki durumda da sonuç vahimdir.Ankara'da bakanlık yetkilileriyle toplantılar yapan,yaptıkları ziyaretleri sosyal medyada paylaşan bu başkanlar acaba tribünlere oynamadan öte bir şey yapabilmişlermidir?Genel Avlak,Devlet Avlağı,Özel Avlak konuları uzun bir zamandır tartışılmaktadır.Avcılığın paralı hale getirileceği de uzun zamandır gündemi işgal etmektedir.Konunun içinde olan ve yapılan bilgilendirme toplantılarına da katılan biri olarak söylüyorum ki avlakların idaresinin salt muhtarlıklara bırakılacağını ilk defa duyuyorum.Köy camisinin minaresinden anons yaptırarak köylüyü avcının üzerine salan,kafasına göre avlakları avcılığa kapatma kararı alan,avcılardan para isteyen,milli parklar görevlileri kadar yetkili olmasına rağmen kaçak avcılıkla ilgili hiçbir şey yapmayan,köyüne hizmet götürme telaşıyla politize olmuş birçok muhtarın olduğu ülkemizde böyle bir yol izlemek akıllara ziyan bir durumdur.Bu modelden büyük bir kaos çıkar.Bütünşehir yasasıyla köy muhtarlıklarının durumu da ayrıca bir problemdir.Konu ile ilgili ayrıntılar Konfederasyon veya Federasyonlar tarafından camiaya biran önce açıklanmalıdır...Saygılar.

[Emin KOÇAK]

Avlakların idaresinin köy tüzel kişilikleri ile avcı derneklerine verilmesi fikri senelerdir konuşulan bir şey.Ancak bu idarenin sadece muhtarlıklar kanalıyla gerçekleştirileceğini yeni öğrenmiş bulunuyorum.İlginç olan noktalardan biri şu;bizler bu haberi bizim gibi bir avcı olan Yıldız Hanımdan öğreniyoruz.Ya devlet yetkilileri bu hususu sır gibi sakladılar ya da bizleri temsil ettiğini zannettiğimiz Konfederasyon ve Federasyon başkanları bizlerden bu bilgiyi gizlediler.İster idare bu bilgiyi başkanlardan saklamış olsun isterse başkanlar bunu bizlerden gizlemiş olsunlar her iki durumda da sonuç vahimdir.Ankara'da bakanlık yetkilileriyle toplantılar yapan,yaptıkları ziyaretleri sosyal medyada paylaşan bu başkanlar acaba tribünlere oynamadan öte bir şey yapabilmişlermidir?Genel Avlak,Devlet Avlağı,Özel Avlak konuları uzun bir zamandır tartışılmaktadır.Avcılığın paralı hale getirileceği de uzun zamandır gündemi işgal etmektedir.Konunun içinde olan ve yapılan bilgilendirme toplantılarına da katılan biri olarak söylüyorum ki avlakların idaresinin salt muhtarlıklara bırakılacağını ilk defa duyuyorum.Köy camisinin minaresinden anons yaptırarak köylüyü avcının üzerine salan,kafasına göre avlakları avcılığa kapatma kararı alan,avcılardan para isteyen,milli parklar görevlileri kadar yetkili olmasına rağmen kaçak avcılıkla ilgili hiçbir şey yapmayan,köyüne hizmet götürme telaşıyla politize olmuş birçok muhtarın olduğu ülkemizde böyle bir yol izlemek akıllara ziyan bir durumdur.Bu modelden büyük bir kaos çıkar.Bütünşehir yasasıyla köy muhtarlıklarının durumu da ayrıca bir problemdir.Konu ile ilgili ayrıntılar Konfederasyon veya Federasyonlar tarafından camiaya biran önce açıklanmalıdır...Saygılar.

Sayın Seçkin Biltekin. Söylediklerinizin çoğu doğru, ancak olanlar karşısında  Federasyonları ve Dernekleri tek mesul görmek  yanlıştır. Çuvaldızı önce kendimize sonra başkasına batırmalıyız diye düşünüyorum.

Federasyonlarımızı derneklerimiz oluşturuyor, Derneklerimizi ise biz avcılar oluşturuyoruz. Derneklerimizin kuruluşlarının çok azını avcılar, büyük çoğunluğunu ise av bayileri gerçekleştirmektedir.  Hal böyle olunca çoğu dernek başkanları ticari satışlarını düşünerek, avcıları bir araya toplamaya ve ellerinde tutmaya gayret etmektedir.

Avcılarımız ise senede bir sefer, vizelerini almak gayesiyle derneğine gidiyorlar, dernek aidatlarını da bu vesileyle vermek zorunda kalıyorlar! Ve yine bazı avcılarımız da derneğine ya oyun oynamaya ya da arkadaşlarıyla buluşup vakit geçirmeye geliyorlar. Çoğu avcılarımız; Ne yazık ki derneklerine sürdürülebilir avcılığa katkıda bulunmak için gelmiyorlar. Tabi bu söylediklerim herkes için geçerli değil. Avcılığın sıkıntısını çeken arkadaşlarımız da yok değil var sayıları çok az, onlarında çoğu ekonomik yetersizliklerinden verimli olamıyorlar. Hatırlarsanız M Emin Bora sitesinde Destur başlıklı makalesinde bu konuya değinmişti. O yazı halen sitesinde mevcut merak edenler okuyabilir.

Avcılarımızın muhatabı olan Devlet kurumunun devasa bir gücü var. Kurumun bu yapısı karşısında yukarda belirttiğim nedenlerden haklarımızı savunamıyor, alamıyor ve alamayız da!

Saygılarımla.

[T.Levent SÜKAN]

Ziyarete gidip gitmemiz konusunda düşüncenize katılmıyorum  emin bey.  Çünkü, benim eşimin ve SİSAV başkanım da aynı zamanda arkadaşımız olduğu kişilere ziyarette bulunduk bu arada avcı olduğumuz için de bu konular açıldı okadar.  Ve bu konuyuda avcı arkadaşlarım ile paylaşmak istedim. Ben ve arkadaşlarımızın da merak ettiği avcı temsilcilerimizin fedarasyon ve konfedarsyon temsilcilerinin MAK ta bu işe ne diyecekler?  Doğrudur  bu konuyu 4 yıldır milli parklar gündemde tutuyordu ve karara da  nerde ise bağlanmış durumda  çok yakın tarihte de  kanunlaşıp meclisten geçecekmiş. Ne yaparsak yapalım Gerek MAK TAN, gerek se BAKANLIK TAN avcılarımızın  lehine hiç birşeyin çıkmayacağıdır. Çünkü birileri oturmuş avcılara bile sormaya gerek duymadan çoktaankonuyu karara bağlamışlar bile.  Yani maalesef, ATI ALAN ÜSKÜDARI GEÇMİŞ DURUMDA.

 
Eşimin yazdıklarının, her noktasına katılıyorum. 1990 lı yıllarında aylık yayını yapılan AVCININ SESİ (Ramazan koyuncuya ait) DERGİSİN de  yazılarımız ile bu mücadeleye bizlerde katkı sağladık. O dönemlerde tek federasyon vardı ve ona bağlı  avcı dernekleri ve avcılar 2000 yılına kadar hep yazdık ve çizdik ne oldu? Yine o dönemdeki fedrs başkanının istedikleri  az çok oluyordu. Fdrs. Bşk isteseydi avcılar lehine çok şeylerin kanunlaşmasını sağlardı. Çünkü MAK daha yeniydi. Ve o dönemlerdeki yöneticiler de çok yeni ve bu konulara tam vakıf değillerdi.  Ama o da olmadı.  Çünkü, o dönemler AVCI BİRLİKTELİĞİ   doğru dürüst olmadı denecek kadar azdı.  Ayrıca o  1990 lı yıllarda da  avcılarımızın okuma ve araştırma alışkanlığı olmadığı için de iş işten geçtikten  sonra aaa nasıl oldu? ne oldu? ne zaman bu kararlar alındı?   Diye tepkiler gösteriliyordu. İşin hülasasına bakacakolursak,  kendimiz ettik kendimiz bulduk.

[Seçkin BİLTEKİN]

Sayın N.Yıldız Sükan hanımefendi; konu ile ilgili yazınızı bir kez daha dikkatlice okuyunca yanlış bir algıya kapıldığımı farkettim.İlk algım şu idi:Türkiye'deki bütün avlakların yönetimi köy tüzel kişiliklerine bırakılıyor ve avcılık tamamen paralı hale geliyor.Sonra farkettim ki siz Devlet Avlağı,Genel Avlak,Özel Avlak,Örnek Avlak kavramlarının tamamını "özel avlak" kavramına indirgemişsiniz ve Ülkenin tümünün paralı avlak haline getirileceğini savunmuşsunuz.Ancak köy tüzel kişiliklerinin içinde olduğu model;"Örnek avlak" modeli olduğunu belirtmek isterim.İlgili yönetmelikte"Madde 23 – Örnek Avlaklarda, avlakların büyüklüğüne ve özelliğine göre koruma hizmeti işlemi yapmak için avlanma planı doğrultusunda belirlenen sayıda personel istihdam edilir. Bu personel öncelikle yöre halkından sağlanacak olup, bu hususla ilgili esaslar Bakanlıkça ayrıca belirlenir.
Bu alanlarda koruma, üretim, bakım ve avcılığın düzenlenmesinde köy tüzel kişilikleri ve belde belediyeleriyle işbirliği yapılabilir. Bu işbirliğinin nasıl yapılacağı ile işbirliği yapılan avlaklardan sağlanan gelirlerden köy tüzel kişiliğine ve belde belediyelerine verilecek miktarın alt ve üst sınırları sahanın özelliğine göre Bakanlıkça belirlenir."Ayrıca " Madde 8 – Avlak alanları büyüklüğü memeli türler için en az üçbin hektar, kanatlılar için en az bin hektar olarak planlanır."deniliyor. Bu yönetmeliğe istinaden Türkiye'nin her bölgesinde örnek avlakların kurulacağı doğrudur ama bütün alanların örnek avlak alanı olacağı gerçek dışıdır.
Ülkemizdeki özel mülkiyetteki arazilerin yeterli büyüklüklerde olmaması ve ihtiyaç duyulan arazilerin kiralanması ile ilgili yaşanan sıkıntılar dolayısıyla özel avlak modeli uygulanamamakta yerine örnek avlak modeli ile devlet kendi elindeki arazileri şahıslara veya şirketlere tahsis etmektedir.Özel avlak diye bildiğimiz Kızılhisar,Bigadiç, Gökçeada,Sarsılmaz-İstanbul vb.gibi avlaklar esasen örnek avlaktır.Sayıları da bütün Türkiye göz önüne alındığında son derece azdır.
"Avlak işletmeleri özellikle azgelişmiş ülkeler için bölgenin ekonomik gelişmesine katkıda bulunacak, bölgeler arası dengesizliklerin giderilmesine geniş ölçüde katkı sağlayacak niteliktedir. Avlak işletmeleri çalışanlarına doğrudan iş olanağı sağlamakla birlikte, bölgede bulunan otel, lokanta vb. işletmelerin kapasitelerini arttırma özelliği ile dolaylı istihdama neden olmaktadır." diye düşünmekte olan "Devlet Aklı "doğal olarak örnek avlakları köy tüzel kişiliklerine işlettirerek böyle bir sonuç elde etmek istemektedir.Kaçak avcıların tümünü de içine alsak bile ülke nüfusunun ancak % 1.5'i avcıdır.Devlet geri kalan % 98.5'in menfaatleri doğrultusunda adım atmaya çalışmaktadır.Avcılar üzerinden toplumun geri kalan %98.5'ine istihdam ve para vaat etmektedir.Madem ki avcılar toplumun tamamına ait olan bu kaynakları kullanmaktadır öyleyse  toplumun geri kalanına ödedikleri para ile gelir ve istihdam yaratmalıdır.Olayın mantığı kabaca budur.
Gelelim bu iş yürür mü faslına.Düne kadar bedava olan bir mal ve hizmet karşılığında para isteniyorsa önce bunun bu mal ve hizmeti talep eden tarafında makul bir karşılığı bulması gerekir.Hava almak bugün için parasızdır ancak havanın solunamayacak kadar kirlendiği bir gelecekte bunun için de bir bedel ödeyeceğimiz kesindir.Düne kadar bedeva olan suyun şu an 0.5 litrelik bir şişesine 50 kuruş verdiğimizi unutmayalım.Avcılıkta da durum böyledir.Yakın geçmişe kadar tüfek,köpek,ulaşım masrafı dışında bir bedel ödemeyen avcı bugün avcılık belgesi harcı,avlanma pulu ve dernek aidatı olarak birtakım ilave bedeller ödemektedir.Avcılık şu anda da parasız değildir.Fark; bugüne kadar vurduğu av hayvanlarına bir bedel ödemeyen avcıdan artık bir bedel istenmektedir.Avcı bu parayı öder mi?soru bu.Öder çünkü çok etkin bir denetim yapılmakta,kaçak avlanmak neredeyse imkansız hale gelmiştir.Öder çünkü etrafta zaten avlayacak bir şey yoktur parası vardır cebinde limitsiz avlanır.Öder çünkü şu anda ödediği bedel ile istenilen bedeli karşılaştırır makul bir fark varsa bunu dert etmez.Öder çünkü kendi avlaklarında görülmeyen (sülün-beç tavuğu-turaç) avları yapma imkanı verilmektedir. Öder çünkü istenilen bedel O'nun bütçesine uygundur.(asgari ücret 750 TL-Milli gelir 10 bin dolar)Öder çünkü sistem o kadar başarılı uygulanmıştır ki bütün meralar keklikle,sülünle,karacayla vb.ile dolmuştur.
Bütün bu sorulara vereceğiniz cevaplara göre bu işin geleceği şekillenecektir.Dünyada uygulanan ekonomik sistem Türkiye için de geçerlidir.Buradan bir kaynak ve istihdam yaratma imkanı var ise bu sonuna kadar bizlerden talep edilecektir.Bir yerde para konuşuluyorsa orada kanun arz talep dengesidir.Talebi olmayan bir malı satamazsınız.Hiç bir işletme kar elde etmeksizin ayakta duramaz.Bu işin başarısı da bizlerin davranışlarına göre şekillenecektir.Selamlar,Saygılar...

[Engin GEDİK]

Avcılığın senelerdir belirtiğim yazıp çizdiğim gibi avcılık sporu adı altında daha nerelere kadar gideceği aşıkardır...
şimdi çözümü söylüyorum.Avcılık belgelerinizi iptal ettirin olsun bitsin...