TURKIYE AVCILARI VE ATICILARI FORUMU
GRUPLARA DAHiL OLMAYAN BÖLÜMLER => TÜRKÇEMİZ VE GÜZEL KULLANIMI => Konuyu başlatan: Rıdvan ÖZKAN - 03 Aralık 2015, 16:29:18
-
Avcıların belki de en çok kullandığı ifadelerden birisi olduğu için yazma gereği duydum. Daha önce yazıldı mı bilmiyorum; ama bu bölümde bulamadım.
Konunun Özeti: ''rasgele'' diye bir ifade Türkçede yoktur. ''rastgele'' diye bir sözcük vardır; ancak o sözcük de, biz avcıların kullandığı ''atışların hedefi bulsun, av sana denk gelsin, onu bulman kolay olsun'' anlamındaki ifadenin yerini tutmaz. ''Rast gele'' ifadesi ise tam da biz avcıların birbirimize şans dilerken kullandığı ifadedir. Yani doğrusu ''Rast gele'' şeklindedir.
Şimdi, bu ifadeleri tek tek ele alalım:
1- YANLIŞ ''Rasgele'' : Dilimizde öyle bir sözcük yok, TDK'de de bulamazsınız zaten.
2- YANLIŞ ''Rastgele'' (Türk Dil Kurumuna Göre)
Anlamı:
-Gelişigüzel
-Seçmeden, iyisini kötüsünü ayırmadan, gelişigüzel, lalettayin
3- DOĞRU ''Rast gele'' (Türk Dil Kurumu deyimler sözlüğünde ''rast gelmek'' şeklinde yer alır. ''gel-e'' ifadesi istek kipi ile çekimlenmiş halidir.)
Anlamı:
-düşünmediği, ummadığı hâlde karşılaşmak, rastlamak, tesadüf etmek
-düşünmediği veya düşülmediği hâlde payına düşmek
-atılan şey hedefi bulmak
-tesadüf etmek, denk gelmek
-
Rıdvan kardeşim krallarla çobanların bir arada bulunduğu ortamda kelimelere takılınmaz 1981 yılından beri
abilerimizden [ağabeylerimiz den ] böyle duyduk böyle söylüyoruz en çok da sevdiğim kelimedir yazması da
söylemesi de rasgele değerli kardeşim ;) ;) ;)
-
Rıdvan kardeşim krallarla çobanların bir arada bulunduğu ortamda kelimelere takılınmaz 1981 yılından beri
abilerimizden [ağabeylerimiz den ] böyle duyduk böyle söylüyoruz en çok da sevdiğim kelimedir yazması da
söylemesi de rasgele değerli kardeşim ;) ;) ;)
Adem abi, siz istediğiniz gibi kullanın elbette. Maksat, ifadenin doğru hali biline. Haydi rasgele :D
-
Rıdvan Bey,
Elinize, emeğinize sağlık, ben sadece şahsım adına teşekkür edebilirim, keşke herkes adına edebilsem, çok teşekkür ederim.
Konu bence, tahmin edilenden çok daha önemli bir konu. Bir şeye değer vermemiz için illa para mı ödememiz gerekiyor? Türkçe bizim dilimiz, kültürümüz, geçmişimiz, her şeyimiz. Günden güne dilimizi kaybediyoruz. Fark etmiyor musunuz? Elimizden kayıp gidiyor dilimiz.
Burada, en çok kullandıklarımza bari dikkat etsek de , hiç olmazsa bir miktar doğru kullanabilsek? Olabildiği kadarı için çaba sarf etsek?
Bir de buranın (forum ortamının), internet ortamında herkese, çoluk, çocuk, genç, yaşlı herkesin erişimine açık bir platform olduğunun farkında olmalıyız. Yazılan her yanlış kelime, burada yıllarca kalıyor, binlerce arama motoru sonucunda görüntüleniyor. Emin olun, her yazdığınız yanlış ifadeyi, kelimeyi, onlarca , yüzlerce belki daha fazla kişi doğruymuş gibi öğrenip, bu yanlış ifadeleri kendisi de yaymaya başlıyor. Dil kayboluyor arkadaşlar.
Rast gele.
Avcıların belki de en çok kullandığı ifadelerden birisi olduğu için yazma gereği duydum. Daha önce yazıldı mı bilmiyorum; ama bu bölümde bulamadım.
Konunun Özeti: ''rasgele'' diye bir ifade Türkçede yoktur. ''rastgele'' diye bir sözcük vardır; ancak o sözcük de, biz avcıların kullandığı ''atışların hedefi bulsun, av sana denk gelsin, onu bulman kolay olsun'' anlamındaki ifadenin yerini tutmaz. ''Rast gele'' ifadesi ise tam da biz avcıların birbirimize şans dilerken kullandığı ifadedir. Yani doğrusu ''Rast gele'' şeklindedir.
Şimdi, bu ifadeleri tek tek alalım:
1- YANLIŞ ''Rasgele'' : Dilimizde öyle bir sözcük yok, TDK'da da bulamazsınız zaten.
2- YANLIŞ ''Rastgele'' (Türk Dil Kurumuna Göre)
Anlamı:
-Gelişigüzel
-Seçmeden, iyisini kötüsünü ayırmadan, gelişigüzel, lalettayin
3- DOĞRU ''Rast gele'' (Türk Dil Kurumu deyimler sözlüğünde ''rast gelmek'' şeklinde yer alır. ''gele'' ifadesi istek kipi ile çekimlenmiş halidir.)
Anlamı:
-düşünmediği, ummadığı hâlde karşılaşmak, rastlamak, tesadüf etmek
-düşünmediği veya düşülmediği hâlde payına düşmek
-atılan şey hedefi bulmak
-tesadüf etmek, denk gelmek
-
slm. Bilgilendirme için teşekürler.
-
Rıdvan kardeşim krallarla çobanların bir arada bulunduğu ortamda kelimelere takılınmaz 1981 yılından beri
abilerimizden [ağabeylerimiz den ] böyle duyduk böyle söylüyoruz en çok da sevdiğim kelimedir yazması da
söylemesi de rasgele değerli kardeşim ;) ;) ;)
👍
-
Rıdvan Bey,
Elinize, emeğinize sağlık, ben sadece şahsım adına teşekkür edebilirim, keşke herkes adına edebilsem, çok teşekkür ederim.
Konu bence, tahmin edilenden çok daha önemli bir konu. Bir şeye değer vermemiz için illa para mı ödememiz gerekiyor? Türkçe bizim dilimiz, kültürümüz, geçmişimiz, her şeyimiz. Günden güne dilimizi kaybediyoruz. Fark etmiyor musunuz? Elimizden kayıp gidiyor dilimiz.
Burada, en çok kullandıklarımza bari dikkat etsek de , hiç olmazsa bir miktar doğru kullanabilsek? Olabildiği kadarı için çaba sarf etsek?
Bir de buranın (forum ortamının), internet ortamında herkese, çoluk, çocuk, genç, yaşlı herkesin erişimine açık bir platform olduğunun farkında olmalıyız. Yazılan her yanlış kelime, burada yıllarca kalıyor, binlerce arama motoru sonucunda görüntüleniyor. Emin olun, her yazdığınız yanlış ifadeyi, kelimeyi, onlarca , yüzlerce belki daha fazla kişi doğruymuş gibi öğrenip, bu yanlış ifadeleri kendisi de yaymaya başlıyor. Dil kayboluyor arkadaşlar.
Rast gele.
İbrahim Bey, güzel yorumunuz için ben de size çok teşekkür ederim. Çok güzel bir konuya değinmişsiniz: Burada yazılanların, başkaları tarafından da doğru kabul edilmesi ve onların da, varsa, aynı hatalara düşmesi... Dilimizin geçmişini öğrenmek için ne çabalar sarf ediyoruz. Örneğin bugünkü ''iyi'' kelimesinin edgü-ezgü-eygü-eyü-eyi-iyi şeklinde zamanla değişimini biliyoruz. Eskiden ''rast gele'' iken, yanlış kullanımlar yüzünden ''rast gele-rastgele-rasgele'' oldu. Gün gelecek, belki de ''rast gele-rastgele-rasgele-raskele-raskeli-raseli...'' olacak. Bir avcı da çıkacak '' Lan biz birbirimize ''raseli'' diyoruz ama; bu ''raseli'' ne demek, kökeni ne?'' diyecek ve işin içinden çıkamayacak. Dönüp geriye baktığımızda koca şairimizin, Mehmet Akif'in, şiirlerini anlayamıyorsak, en büyük suç, dili olması gerektiği gibi kullanmayanlarındır. Yarın öbür gün torunlarımız da bizden kalanları okuyup anlayamadıkları zaman, belki de kullağımızı iyice bir çınlatacaklardır. Hayırlı akşamlar dilerim. Rast gele! :)
-
slm. Bilgilendirme için teşekürler.
Selam Cihan Bey. İyi forumlar dilerim :)
-
O zaman cümleten Rast Gele :)
-
Rıdvan bey birinci ve ikinci ögesi emir kipiyle kurulan kalıplaşmış birleşik kelimeler bitişik yazılır.
Örnek olarak ateşkes ,yapboz gibi.
Selamlar.
-
Rıdvan bey birinci ve ikinci ögesi emir kipiyle kurulan kalıplaşmış birleşik kelimeler bitişik yazılır.
Örnek olarak ateşkes ,yapboz gibi.
Selamlar.
Değerli Ahmet Uzelli,
Yorumunuz için teşekkürler; ancak şu hususa dikkat etmek lazım:
''Rast gele'' ifadesindeki ''gele'' fiili, emir kipinde değil, istek kipinde çekimlenmiştir. ''-e'' eki, dilek kiplerinden olan istek kipinin ekidir. Yani emir çekimi şeklinde değildir. Aynı zamanda, ''rast'' kelimesi de bir fiil değildir; dolayısı ile herhangi bir kipte çekimlenemez. İyi forumlar.
-
Yani yerimidir bilmiyorum ama forum içinde yapılan ateşli silah ,fişek ve bazı muhabbet ortamında yapılan sohbetlerde çok değişik yabancı kelimeler duyuyoruz.
Bu vesileyle anlayamadığız yada bilmediğimiz bu tarz kelimeler kullanmak yerine Türkçe karşılığına denk gelen örnekler vermek daha uygun olmaz mı ?
Yaptığımız bazı muhabbetler de buna istemeden de olsa riayet edemiyoruz.
Hem muhabbete katılımının devamı hem de birbirimize yabancı olmamak için Türkçeyi daha özenli ve en az yabancı kelime kullanarak konuşmamız gerekmez mi ?
Yoksa Rast gele yada rasgele demişik bence pek fazla bişey fark etmiyor.
Anlamak istediğimizi anlayabiliyoruz telefuz yanlış sadece...
Son olarak burada kimseyi hedef yada eleştirmek kasdetmek gibi bir niyetim yok.
Bu yazıdan ilk önce kendi hatalarıma pay çıkarıyorum.
Umarım herkes kendine bir şeyler çıkarırsa duyarsız kalmamış oluruz.
-
Rıdvan Bey,
Bence de güzel bir konuya değinmiş. Şahsım adına bende teşekkür ederim.
Herkese rast gele...
-
Rast gele.
-
Suat Bey çok haklısınız.
Ancak orada şöyle bir durum var: Zaten bu şekilde var olan Türkçe kelimelerimizi boza boza günlük kullanımda kullanılan kelime sayımızı azaltmışız ve azaltmaya devam ediyoruz.
İngilizcedeki bir çok "teknik terimin" karşılığı şu anda Türkçede yok hale gelmiş.
"Choke" kelimesinin Türkçesi "şok" değil ki... Choke kelimesinin Türkçedeki en yakın karşılığı: boğmaktan, "boğum"dur. Hadi "boğum" kelimesini anlatalım Türk avcısına da kullandıralım. :)
Forumda sıkça görüyorum, üzerinde delik varsa, tamamına "alev gizleyen" diyenleri... E ama öyle değil, "alev gizleyen" , "flash hider"ın karşılığı. Üzerinde delik varsa "choke" ya da "boğum"un, illa alev gizleyen değildir ki, bunun "compensator"ü var, bunun "muzzle brake"i var, var da var... Alev gizleyen gerçekten alev ve ateş görüntüsünü engelleyici görev görürken, "compensator" dikeyde namlu şahlanmasını engeller, "muzzle brake" ise yatay da tüfeği ileri doğru iterek geri tepmeyi azaltıcı etkisi vardır. Susturucu da bir çeşit "muzzle brake"tir mesela...
"Shotgun" kelimesinin karşılığı yivsiz av tüfeği midir ? Tabii ki değil. Yivlisi yok mu? Av haricinde kullanılan taktik amaçlı olanı yok mu ?
Şimdi bunların ve bunlar gibi yüzlercesinin Türkçe karşılığı henüz yok ama olmalı. Ancak bunlar bireysel çabayla oturtulabilecek şeyler değiller.
Bir de Türkçede karşılığı olanların durumu var, o da ayrı...
Mesela "Over and Under Double Barrel" ya da "Over and Under" veya "O/U" 'nun Türkçe kullanılabilecek tam karşılığı bile varken "Üst/Alt Çifteyi" kaç kişi kullanıyor ? :) Süperpoze, poze, hatta "pezo" diyenleri bile görüyorum. :D
Muadil kelime varken, var olanları kullanalım, ama Türkçemizde karşılığı olmayanlar var. Zira Avrupa'daki Sanayi Devrimi'nden sonra, "biz" tamamen kopmuşuz ve dilimize teknik terimlerin karşılığı girmemiş bile... Türkçe karşılığı olanları kullanalım derim , en azından bununla ilgili ciddi bir akademik çalışma yapılıp, mevzuata ve emniyet birimlerinin de kullanımına girene kadar...
Selamlar
Yani yerimidir bilmiyorum ama forum içinde yapılan ateşli silah ,fişek ve bazı muhabbet ortamında yapılan sohbetlerde çok değişik yabancı kelimeler duyuyoruz.
Bu vesileyle anlayamadığız yada bilmediğimiz bu tarz kelimeler kullanmak yerine Türkçe karşılığına denk gelen örnekler vermek daha uygun olmaz mı ?
Yaptığımız bazı muhabbetler de buna istemeden de olsa riayet edemiyoruz.
Hem muhabbete katılımının devamı hem de birbirimize yabancı olmamak için Türkçeyi daha özenli ve en az yabancı kelime kullanarak konuşmamız gerekmez mi ?
Yoksa Rast gele yada rasgele demişik bence pek fazla bişey fark etmiyor.
Anlamak istediğimizi anlayabiliyoruz telefuz yanlış sadece...
Son olarak burada kimseyi hedef yada eleştirmek kasdetmek gibi bir niyetim yok.
Bu yazıdan ilk önce kendi hatalarıma pay çıkarıyorum.
Umarım herkes kendine bir şeyler çıkarırsa duyarsız kalmamış oluruz.
-
Gayet yerinde bir ikaz olmuş Rıdvan Bey. Türkçe bilgim çok değildi, yıllarca artmadı, azaldı. Hasılı her zaman hataları göremiyorum. Bazen yanlış olduğunu bildiğim halde yine de öyle yazıyorum. Diğerini herkes anlamaz, anlaşılmaz diye ve başka bazı sebeplerden. Fakat en doğrusu en doğrusunu, daha doğrusunu öğrenmek ve derhal o şekilde kullanarak alışmaya çalışmak.
İbrahim Bey'e katılıyorum. Bazen özentiden, bazen başka sebeplerden kelimeleri yabancı dilden "tuhaflaştırılmış" şekilde söyleyip (yazıp), Türkçe'sini yazdığımızı zannediyoruz. Tam Türkçe'si var mı diye düşünmeden, başkalaşım geçirmiş, Tarzan Türkçesi gibi dil kullanıyoruz.
Şurada bizbizeyiz. Birlikte vakit geçirmekten zevk alıyorsak, birbirimize elimizden gelen her konuda daha kolayca bilgi verebilir ve hatalarımızı düzeltebiliriz. Yanlışlar söylendiğinde, şayet bu doğruysa, değiştirmeye çalışmalıyız veya düşünmeliyiz. Eğitim deyip dururuz ama o işin okulda, dört duvar arasında kalması gerektiğine inanmış gibiyiz. Doğrusu söylendiğinde hoşlanmayız, değiştirmeyi düşünmeyiz. Halbuki, aksine en hakikatli eğitim okul dışında yapılandır. Çünkü okuldaki bilgilerin bir çoğu not için öğrenilir ve okul bitince unutulur. Oysa sonraki uzun seneler boyunca unuttuğumuz bilgilerin neticesi olarak ne yazılanı doğru anlarız, ne doğru anlatmayı başarabiliriz. Ne yazık ki toplum okulda öğrenebildiğini de unuttuktan sonra geriye kalanlarla birbirimizi daha zor anlarız ve hasılı eğitim her an, her yerde olmalı ve devamlı hem öğrenmeyi, hem öğrendiklerimizi uygulamayı alışkalık haline getirmeliyiz. Bunu yapmazsak yine ekmeğimizi kazanırız, yine memur, işçi, hatta vekil veya bakan, başbakan bile olabiliriz. Dünya ters dönmez, marketçi balık mı, makarna mı alacağınızı anlar ve para üstünü, altını hallederiz ama zamanla öyle günlere, öyle günlere geliriz ki, bunun nerden, ne zaman başladığını bile kimse bilemez. Biz nerde hata yaptık, olur.
İş bilene verilecek, bilen kendini geliştirecek, bilmeye değer verilecek, hürmet edilecek, daha fazla bilmek istenecek.
Durmadan yazdım, zor durdum. Düzeltmeye kalksam çok vardır ama oraları, nalaşılmayan yerleri "uyaran olursa" düzeltirim. Affola.
-
Gayet yerinde bir ikaz olmuş Rıdvan Bey. Türkçe bilgim çok değildi, yıllarca artmadı, azaldı. Hasılı her zaman hataları göremiyorum. Bazen yanlış olduğunu bildiğim halde yine de öyle yazıyorum. Diğerini herkes anlamaz, anlaşılmaz diye ve başka bazı sebeplerden. Fakat en doğrusu en doğrusunu, daha doğrusunu öğrenmek ve derhal o şekilde kullanarak alışmaya çalışmak.
İbrahim Bey'e katılıyorum. Bazen özentiden, bazen başka sebeplerden kelimeleri yabancı dilden "tuhaflaştırılmış" şekilde söyleyip (yazıp), Türkçe'sini yazdığımızı zannediyoruz. Tam Türkçe'si var mı diye düşünmeden, başkalaşım geçirmiş, Tarzan Türkçesi gibi dil kullanıyoruz.
Şurada bizbizeyiz. Birlikte vakit geçirmekten zevk alıyorsak, birbirimize elimizden gelen her konuda daha kolayca bilgi verebilir ve hatalarımızı düzeltebiliriz. Yanlışlar söylendiğinde, şayet bu doğruysa, değiştirmeye çalışmalıyız veya düşünmeliyiz. Eğitim deyip dururuz ama o işin okulda, dört duvar arasında kalması gerektiğine inanmış gibiyiz. Doğrusu söylendiğinde hoşlanmayız, değiştirmeyi düşünmeyiz. Halbuki, aksine en hakikatli eğitim okul dışında yapılandır. Çünkü okuldaki bilgilerin bir çoğu not için öğrenilir ve okul bitince unutulur. Oysa sonraki uzun seneler boyunca unuttuğumuz bilgilerin neticesi olarak ne yazılanı doğru anlarız, ne doğru anlatmayı başarabiliriz. Ne yazık ki toplum okulda öğrenebildiğini de unuttuktan sonra geriye kalanlarla birbirimizi daha zor anlarız ve hasılı eğitim her an, her yerde olmalı ve devamlı hem öğrenmeyi, hem öğrendiklerimizi uygulamayı alışkalık haline getirmeliyiz. Bunu yapmazsak yine ekmeğimizi kazanırız, yine memur, işçi, hatta vekil veya bakan, başbakan bile olabiliriz. Dünya ters dönmez, marketçi balık mı, makarna mı alacağınızı anlar ve para üstünü, altını hallederiz ama zamanla öyle günlere, öyle günlere geliriz ki, bunun nerden, ne zaman başladığını bile kimse bilemez. Biz nerde hata yaptık, olur.
İş bilene verilecek, bilen kendini geliştirecek, bilmeye değer verilecek, hürmet edilecek, daha fazla bilmek istenecek.
Durmadan yazdım, zor durdum. Düzeltmeye kalksam çok vardır ama oraları, nalaşılmayan yerleri "uyaran olursa" düzeltirim. Affola.
İlginiz ve hassasiyetiniz için teşekkürler Volkan Bey. Duygu ve düşüncelerinizi gayet anlaşılır bir şekilde açıklamışsınız. Önemli olan, bunun bilincinde olmaktır. Yoksa, hepimiz zaman zaman istemeden de olsa dilimizi yanlış kullanabiliyoruz. İyi çalışmalar dilerim.
-
Teşekkürler,Rast gele.(izninizle alıntı olarak başka bir platformda paylaşıcam)
-
Avcılık veya tüfek/silah terimlerini, doğal olarak imla kurallarını da geçelim, günlük konuşma dili yazıya dökülürken özellikle birkaç kelimede çok yanlışlar yapılıyor. Örneğin;
Doğru Yanlış
Herkes Herkez
Eğlenmek Eylenmek
Beğenmek Beyenmek
Yalnız Yanlız
Yeğen Yiğen hatta yiyen :)
Köpeğim Köpeyim
Tüfeğim Tüfeyim
-
Sn AYSU teknik terimlerde Türkçe karşılığı olmayan yada ifade edilemeyen bir sürü yabancı kelime olduğu gerçek.
Yıllar önce şayet sanayi devrimini pas geçmemiş(yada geçilmesine izin verilmemiş) olsaydı .
Hatta bir çok buluşta olduğu gibi müslüman alemi şayet Allah ın yolu Peygamber efendimiz ın (S.A.V)sünnetini terketmeseydi bu gün bir çok buluşta Türkçe olarak adlandırılmış olacaktı.
Malesef olmadı bu gidişatlada olması zor.Hal böyle olunca buluşu yapan yada geliştiren kendi diline göre isimlendirme yapıyor.Bizde sahip olmak istediğimizde yabancı isimleri malesef dilimize mecburen alıyoruz.
Biz genel olarak uğraşmayı çabalamayı pek sevmediğimiz gibi akıl vermeyi felsefe edinen nadir milletlerdeniz.
Teknik konularda bu düğüm noktasını çözmek zor anlayabiliyorum.
En azından forum içi muhabbetler de biraz dikkat edebilirsek hep beraber belki biraz yol almış olabiliriz.
Sevgi ve saygılarımla.
Suat Bey çok haklısınız.
Ancak orada şöyle bir durum var: Zaten bu şekilde var olan Türkçe kelimelerimizi boza boza günlük kullanımda kullanılan kelime sayımızı azaltmışız ve azaltmaya devam ediyoruz.
İngilizcedeki bir çok "teknik terimin" karşılığı şu anda Türkçede yok hale gelmiş.
"Choke" kelimesinin Türkçesi "şok" değil ki... Choke kelimesinin Türkçedeki en yakın karşılığı: boğmaktan, "boğum"dur. Hadi "boğum" kelimesini anlatalım Türk avcısına da kullandıralım. :)
Forumda sıkça görüyorum, üzerinde delik varsa, tamamına "alev gizleyen" diyenleri... E ama öyle değil, "alev gizleyen" , "flash hider"ın karşılığı. Üzerinde delik varsa "choke" ya da "boğum"un, illa alev gizleyen değildir ki, bunun "compensator"ü var, bunun "muzzle brake"i var, var da var... Alev gizleyen gerçekten alev ve ateş görüntüsünü engelleyici görev görürken, "compensator" dikeyde namlu şahlanmasını engeller, "muzzle brake" ise yatay da tüfeği ileri doğru iterek geri tepmeyi azaltıcı etkisi vardır. Susturucu da bir çeşit "muzzle brake"tir mesela...
"Shotgun" kelimesinin karşılığı yivsiz av tüfeği midir ? Tabii ki değil. Yivlisi yok mu? Av haricinde kullanılan taktik amaçlı olanı yok mu ?
Şimdi bunların ve bunlar gibi yüzlercesinin Türkçe karşılığı henüz yok ama olmalı. Ancak bunlar bireysel çabayla oturtulabilecek şeyler değiller.
Bir de Türkçede karşılığı olanların durumu var, o da ayrı...
Mesela "Over and Under Double Barrel" ya da "Over and Under" veya "O/U" 'nun Türkçe kullanılabilecek tam karşılığı bile varken "Üst/Alt Çifteyi" kaç kişi kullanıyor ? :) Süperpoze, poze, hatta "pezo" diyenleri bile görüyorum. :D
Muadil kelime varken, var olanları kullanalım, ama Türkçemizde karşılığı olmayanlar var. Zira Avrupa'daki Sanayi Devrimi'nden sonra, "biz" tamamen kopmuşuz ve dilimize teknik terimlerin karşılığı girmemiş bile... Türkçe karşılığı olanları kullanalım derim , en azından bununla ilgili ciddi bir akademik çalışma yapılıp, mevzuata ve emniyet birimlerinin de kullanımına girene kadar...
Selamlar
-
Teşekkürler,Rast gele.(izninizle alıntı olarak başka bir platformda paylaşıcam)
Paylaşmak güzeldir Atilla Bey, elbette paylaşabilirsiniz.
-
Rıdvan Bey, Allah razı olsun çok güzel bir konuya değinmişsiniz. İsteyen istediği gibi kullansın ancak işin doğrusunu bilmek her zaman başkadır. Zaten sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla dilimizi iyice kaybeder olduk bari bizi ilgilendiren ve çok sık kullandığımız ifadeleri doğru kullanalım.
Yeni tüfeğiniz Yıldız'la rast gele Rıdvan Bey. :)
-
Rıdvan Bey, Allah razı olsun çok güzel bir konuya değinmişsiniz. İsteyen istediği gibi kullansın ancak işin doğrusunu bilmek her zaman başkadır. Zaten sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla dilimizi iyice kaybeder olduk bari bizi ilgilendiren ve çok sık kullandığımız ifadeleri doğru kullanalım.
Yeni tüfeğiniz Yıldız'la rast gele Rıdvan Bey. :)
Size de rast gele Mustafa Bey :D
-
hayırlı akşamlar,
TDK' nın sitesinde "rast gele" bulunamıyor ama "rastgele" var. Şimdi kime göre yazalım sorusuna şahsım adına "RASTGELE" diyerek cevap vermek istiyorum :)
-
Hayır Recep Bey,
Evet kelime olarak "rastgele" diye bir kelime var ve , "gelişigüzel", "seçmeden", "iyisini ayırt etmeden" anlamlarındadır.
Kesinlikle karıştırılmamalı...
Biz avcılar bunu "gelişigüzel" veya "gelişigüzel olsun" anlamında kullanmıyoruz.
Biz avcılar bunu "şansın bol" olsun, "av sana denk gelsin" anlamında bir dilek , temenni ifadesi olarak kullanıyoruz. Dolayısıyla bu bir deyimdir, kelime değildir ve "rast gele" olarak ayrı yazılmalıdır.
Bunu kelime sözlüğünde değil, deyimler sözlüğünde aramalısınız. TDK'nın Deyimler Sözlüğü:
http://tdk.gov.tr/index.php?option=com_atasozleri&arama=kelime&guid=TDK.GTS.56900b933d7307.20786063 (http://tdk.gov.tr/index.php?option=com_atasozleri&arama=kelime&guid=TDK.GTS.56900b933d7307.20786063)
Doğru yazımı:
Rast gele.
hayırlı akşamlar,
TDK' nın sitesinde "rast gele" bulunamıyor ama "rastgele" var. Şimdi kime göre yazalım sorusuna şahsım adına "RASTGELE" diyerek cevap vermek istiyorum :)
-
İbrahim Bey, çok güzel bir şekilde açıklamış zaten, kendisine teşekkür ederim.
Recep Bey,
Daha anlaşılır olması için şu ifade ile karşılaştırabilirsiniz: ''Kolay gele'' veya ''Kolay gelsin''. Bildiğiniz gibi, nasıl ki ''Kolay gele'' ifadesini bitişik yazmıyorsak, ''Rast gele'' ifadesini de bitişik yazamayız. Bitişik yazdığımız an, İbrahim Bey'in dediği gibi, ifadenin anlamı tamamen değişir ve ''gelişigüzel'' gibi bir anlam kazanır. Oysa biz avcılar, avımıza gelişigüzel atış yapmayız, nişan alarak atış yaparız. Yahut avımızı gelişigüzel aramayız, aklımızı ve tecrübelerimizi kullanarak mantık ve düzen çerçevesinde ararız :)
-
Bilgi iyidir, paylaşan da bir o kadar iyidir :) rast gele, teşekkür ederiz.
-
Şimdi oldu İbrahim Bey, teşekkürler. Bu işlere aslında çok dikkat ederim. Yazım konusuna, telaffuz konusuna... Bunu atlamışım :)
Öğrendik şimdi...Doğru bi' tane olduğu için Rıdvan Bey' e de teşekkürler. Ayrıca açıklama ve konu açma için... :)
-
Ben teşekkür ederim Recep Bey,
Geçen hafta boyunca Akhisar'daydım, Organize Sanayii bölgesine yeni bir fabrika kuruyoruz, daha doğrusu ben SAP sistemini kuruyorum, fabrikayı başkaları kuruyor :D
Daha çok mesaim olacak Akhisar taraflarında, Akhisar'a selamlar :D
Şimdi oldu İbrahim Bey, teşekkürler. Bu işlere aslında çok dikkat ederim. Yazım konusuna, telaffuz konusuna... bunu atlamışım :)
Öğrendik şimdi, doğru bi' tane olduğu için Rıdvan Bey' e de teşekkürler. Ayrıca açıklama ve konu açma için... :)
-
Ali Birerdinç' e söyleyeyim de programın adını düzeltsin bari :D
-
;D :D
O abilerin düzeltmesi gereken daha bir sürü şey var ama iyi niyetliler galiba, düzeltirler inşallah Allah selamet versin :)
Ali Birerdinç' e söyleyeyim de programın adını düzeltsin bari :D
-
mutlaka tanışmak isterim, SAP ben de kullanıyorum şirkette... sabah kalk akşam yat SAP :)
BROWNİNG hakkında öğrenmem gereken çok fazla konu var.
-
İnşallah... :) Müsait bir zaman diliminde neden olmasın, ben de çok memnun olurum. :)
Ben SAP kullanmam pek, kullanması pek keyifli değildir :D Sadece kurar, geliştirir , arızasını giderir, sürekliliğini sağlarım. :) Tabii yanlış anlaşılmasın, tek başıma değil, kocaman bir ekiple yapıyorum bunu :D Inhouse, outsource karışık 20 kişilik bir ekiple çalışıyorum.
Browning , ayrı bir dünyadır tabii :) Beretta zehrini tatmamış zihinlere bir kere kazındı mı, tutkuya dönüşür :D
mutlaka tanışmak isterim, SAP ben de kullanıyorum şirkette... sabah kalk akşam yat SAP :)
BROWNİNG hakkında öğrenmem gereken çok fazla konu var.
-
Değerli Ahmet Uzelli,
Yorumunuz için teşekkürler; ancak şu hususa dikkat etmek lazım:
''Rast gele'' ifadesindeki ''gele'' fiili, emir kipinde değil, istek kipinde çekimlenmiştir. ''-e'' eki, dilek kiplerinden olan istek kipinin ekidir. Yani emir çekimi şeklinde değildir. Aynı zamanda, ''rast'' kelimesi de bir fiil değildir; dolayısı ile herhangi bir kipte çekimlenemez. İyi forumlar.