KONYADAki AKGÖL YENİDEN HAYATA DÖNÜYOR

[Hasan AKSU]

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN HABERLER
10 Şubat 2012
Konya’daki Akgöl Yeniden Hayata Döndü…
Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın sulak alanlar üzerinde yürütmüş olduğu koruma ve geliştirme çalışmaları sayesinde bir göl daha hayata döndü.
Yukarı Sakarya Havzası’nda Konya İlinin Yunak ve Çeltik ilçeleri sınırları içerisinde yer alan Akgöl sulak alanı, yürütülen çalışmaların ardından güzel görüntüler ortaya koydu.
Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu konuyla alakalı olarak yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“Sulak Alanlar ve İklim Değişikliği Projesinin genel gayelerinden birisi olan iklim değişikliğinin etkisinin azaltılması yönünde Akgöl’deki uyum ve yeniden kazanma çalışmaları 2010 yılından itibaren yürütülmeye başlanmıştır. Akgöl’ün sulak alan hususiyetini yeniden kazanıp iklim değişikliğinin etkilerine karşı güçlendirilmesi için ıslah çalışmaları yürütüyoruz.”
Proje ile Akgöl’ün sulak alan hususiyetlerini yeniden kazanıp iklim değişikliğinin etkilerine karşı güçlendirilmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Prof. Dr. Veysel Eroğlu açıklamasına şöyle devam etti:
“2010 yılında alanın eski haline kavuşması için hazırlanan ilmi rapor Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğümüz uzmanları tarafından değerlendirildi. Alanın su tutma kapasitesini arttırmak için bölgede bulunan drenaj kanallarını belirli aralıklarla kapatıldı.
Su yatağının en dar kısmına bir bent yaparak fazla suyu deşarj edecek bir dolu savak sistemi ile alanın 1,5-2 m. yüksekliğinde su tutması ve bölgede az miktarda bulunan turba yangınlarının önüne geçilmesini hedefledik.”
Su yüzeyi üzerine oluşturulacak sun'i adalar ile kuşlara yumurtlama sahaları oluşturmayı hedeflediklerini belirten Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bu sayede göle hayat verecek canlıları da alana çekmeyi planladıklarını söyledi.
Alanda yapılan ıslah çalışmaları neticesinde verilen emeklerin meyvesini verdiğini ifade eden Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bir sulak alanın daha kurtarılmasından dolayı duyduğu memnuniyeti ifade ederek sözlerini noktaladı.

[Volkan KÖYDEMİR]

Hasan Bey Allah ne muradın varsa versin. Şunu okuyunca içimde bir hoşluk oldu anlatamam. Bu günleri de mi görecekmişim! Seydişehir Suğla gölünü de böyle görmek isterim. Çünkü haritadan silindi. Şu dönüşümde emeği olan herkese Allah ne muradı varsa versin. Bu sular bizim canlarımız. Gitmesek de görmesek de...

[Hasan AKSU]

Volkan abim Allah seninde ne muradın varsa versin inşallah,
Doğaya kazandırılan bu doğal ortamlar için inanın çocuklar gibi seviniyorum,
yok olan ve yok olmaya yüz tutmuş doğal ortamlar içinde içim burkuluyor,
bütün kaybettiklerimizi kazanabilirmiyiz acaba,
bütün o doğal tarımı, ve sulak alanları üreme bölgelerini
keklik seslerinin evlere kadar gelmesini
tavşanların gün içinde bile merada koşuşturmasını' ki bunları saymaklada yazmaklada bitiremeyiz
bunları tekrar kazanabilirmiyiz acaba, gelecekte bizleri neler bekliyor, çok üzülüyorum.

[Hasan AKSU]

Suğla gölü ,Seydişehir ,Konya... Suğla Gölü, Konya: Suğla Gölü de yine tarımsal amaçlı kurutuldu. Konya’nın Seydişehir İlçesi`nde yapılan Suğla Barajı ile hem Konya Ovası sulanması, hem de göl çevresindeki 14 bin 600 hektarlık alüvyonlu arazinin tarıma açılması planlandı. Bugün Suğla Gölü sulak alan niteliğini kaybetmiş halde rezervuara dönüştürüldü... tarih 2008

Tarih 18 şubat 2009

Suğla Gölü Taştı, Tarım Arazileri Su Altında Kaldı
Konya'nın Seydişehir İlçesindeki Suğla Gölü, Son Yağışlarla Birlikte Taştı. Çevresindeki Ekili Arazilerin Sular Altında Kalmasına Neden Olan Gölle İlgili Çiftçiler, Her Yıl Benzer Sorunlarla Karşılaştıklarından Yakındı. Sulama Amaçlı Kullanılan ve Balıkçılık Yapılan Gölün Su Seviyesi de 137 Milyon Metreküpten, 145 Milyon Metreküpe Çıktı.


 
Kemik ve Eklem Ağrılarınızdan 7 Gün İçinde Kurtarıyoruz!Konya'nın Seydişehir ilçesindeki Suğla Gölü, son yağışlarla birlikte taştı. Çevresindeki ekili arazilerin sular altında kalmasına neden olan gölle ilgili çiftçiler, her yıl benzer sorunlarla karşılaştıklarından yakındı. Sulama amaçlı kullanılan ve balıkçılık yapılan gölün su seviyesi de 137 milyon metreküpten, 145 milyon metreküpe çıktı.

Konya DSİ Bölge Müdürü Hacı Aksal, Suğla depolama havzasında biriken su ile çevre dere ve ırmaklardan gelen suların ekili arazilere zarar verdiğini doğruladı. Aksal, suların Suğla depolama havzasına aktarılmasında yeterli sitemin mevcut olmadığını kaydetti. Sorunun çözümü için çalışma yaptıklarını açıklayan Aksal, yağışların bu şekilde devam etmesi durumunda çiftçilerin su sorunu yaşamayacağını dile getirdi. Suğla havzasının 270 milyon metreküp suyu tutabilecek kapasitede olduğunu belirten Aksal, ''Arazide biriken fazla suların bir şekilde depolama havzasına alınması gerekiyor. Biz de elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Bir tarih vermek çok zor ama yakın zamanda bu sorunu çözeceğimize inanıyoruz." dedi.

Gölden taşan suların ekili araziye dolması bölgede çiftçilikle uğraşan vatandaşları endişeye sevk etti. Yetkili makamların bunu bildiğini, fakat çözüm noktasında bir şey yapılmadığını dile getiren yöre halkı, ''Her yıl aynı sorunla karşılaşıyoruz.Gölden gelen fazla tarım alanlarına doluyor. Halbuki yanı başımızda bir depolama havzası var ve suların oraya akması gerekiyor. Ama maalesef her yıl aynı sorun yine biz çiftçilere zarar veriyor. Zararın haddi hesabı yok. Ekili ürünler suyun altında kaldı ve çürümeye yüz tuttular. Bir an önce bu sorunun halledilmesi gerekiyor." diyerek yetkililerin harekete geçmesini istedi.

Akkise Beldesi Belediye Başkanı Ceylan Arslan ise gölde biriken suların Çumra Oavası'nı beslediğini, bölge halkının gölden yeterince faydalanamadığını iddia etti.


BALIKÇILAR DURUMDAN MEMNUN

Göl sularının yükselmesi balıkçıların yüzünü güldürdü. Gölü besleyen derelerin çok yoğun bir şekilde su getirmesi gölde bulunan balıkların hareketlenmesine sebep olduğunu belirten bölgedeki balıkçıların, bu durumdan oldukça memnun oldukları gözlendi. Balıkçı Mustafa Yılmaz (43), su seviyesi azalan gölde özelilkle yaz aylarında toplu balık ölümlerinin yaşandığını hatırlattı. Son yağışlarla birlikte su seviyesi Yükselen gölde ağlarını doldurmaya başladıklarını belirten Mustafa Yılmaz, "Biz balıkçılarda ağlarını sererek balık avına çıkmaya başladık. Gölde su miktarı azalmadığı takdirde balık avlayarak rızkımızı çıkarıyoruz. Ancak yaz aylarında fazla su alındığı için oksijen azlığından toplu balık ölümleri oluyor. Biz balıkçıların isteği yaz aylarında gölde daha az su alınmasıdır''. dedi.

[Volkan KÖYDEMİR]

Tekrar eline sağlık Hasan kardeşim. Valla Suğla Gölü'nün son durumunun böyle olduğunu bilmiyordum. Gerçi 2009 seneli. İçimden geçeni yazayım, ben daha önce de başka konuya yazdığım gibi, göl kalsın, tarlalar başka yere kaysın derim. İnanıyorum ki o gölün yerinde durması lazım. Oradaki bilmem kaç dönüm arazi sahibine de daha önce nasıl devretmişse devlet, şimdi de değerinde istimlak etsin. Hem göl kurtulur, hem her baskında çiftçi ağlamaz, hem de göl mevkisindeki çiftçi için bir sürü masrafa girip drenaj kanallarıyla uğraşılmaz. Kayıp ne? Göl burası benim diye bağırıyor. Yine inanıyorum ki, orada göl yerinde durursa civarındaki tarlaların verimi de artar, su tabanı da yükselr. Unutmayalım, bir kaç sene önce Konya'da kuraklık diye yanıyorduk. Ne çabuk unutıyoruz? Sulak alan kuruduğunda beraberinde çok şeyi alıp götürüyor. Göl arazisindeki tarlanın mahsülü mü yoksa tüm yöre mi daha mühim?

Bir zamanlar o gölde her yer tamtakır sayılırdı. Bir tek su pompası gibi bir şey vardı. Göl ne etmiş etmiş, baskını yapmış. Belki de Allah'ın ir lütfudur kimbilir. İleride kuraklık yine olursa ne göl içindeki tarla sahipleri ne de civarındakiler karlı çıkacak. Devlet o zaman ne yapsın???

Belki Allah'ın lütfudur dedim, aklıma bir fıkra geldi,

Köyün birinde cuma namazı kılınırken camiye gelerek köyü sel basmak üzere oldugunu söylerler. Tüm cemaat camiyi bosaltır. İcerde sadece imam kalır. İmama gelmesini söylerler fakat imam Allah'ın (C.C.) kendisine yardım edicegini söyler, camiden cıkmaz. Camiyi yavas yavas sel basmaktadır. İmam minareye cıkar. Kayıkla yardıma gelirler o gelmez. Başkaları tekneyle gelir, imam yine Allah bana yardım edecek der binmez. Helikopterle gelirler, ona da binmez. Neticede imam boğulur.

Cennet kapısındaki melek:

 - Buyrun efendim icerde köskünüz hazır.

İmam:

 - Ben Allah'a (C.C.) kırgınım,bana yardım etmedi.

 Yukardan bi ses:

 - Bir kayık, bir tekne, bir de helikopter gönderdik ya.

O kuraklıktan ve kurutulmuş, tarlaya çevrilmiş göl tabanı şimdi yine göle dönmüş. Allah böyle istiyor olamaz mı?

[N.Yıldız SÜKAN]

Hasan kardeşim paylaşımından dolayı allah senden razı olsun. Volkan kardeşimede yazdıklarından dolayı da katılıyorum. Darısı kurutulmuş ve kurumak üzere olan  tüm eski sulak alanlara.

[Hasan AKSU]

kurulu dengeyle oynandıkça dengeler bozulmaya devam eder, adam sadece menfaatini gözetliyo geride nelerin üzerine çizgi çektiğinin farkında bile değil farkında belki ama menfaat ağır basıyo
doğanın orjinaline müdahale etmeyeceksin Allah 'tan daha iyimi yapacaksın haşa,
butür olaylara karşı çok hassasım.

[Kaan GENÇ]

darısı amik gölünün başına şuan eski göl yatağına kurulan havaalanı bir aydır sular altında

[T.Levent SÜKAN]

  Darısı KONYA'DAN  sonra,  yanıbaşında ki   EREĞLİ'NİN  başına!

[Rıdvan KOCATAŞ]

Darısı MEKE gölünün başına

[Ahmet VURAL]

Hatanın neresinden dönülürse kardır. İnşallah diğer hatalarının farkına varırlar.

[Ahmet ŞAKİROĞLU]

Bu tarz doğa miraslarını bozmak,yıkmak,yok etmek  çok kolay ama yenisinin oluşumu biraz zaman alıyor..Sular dolacak,toprak su doygunluğuna ulaşacak,kaynak hiç kesilmeyecek,sonra kuşlar yuvalamaya başlıyacak yavas yavas sökün zamanlarında kuş tutmaya başlıyacak...

İnş doğal zenginliklerimiz güzelliklerimiz açısından çok güzel işler  bunlar..Darısı diğer kurumakta yok olmaya yüz tutmus diger doğal miraslarımıza....

[Volkan KÖYDEMİR]

Ahmet Bey kardeşim suya doymak dedin de çok güzel bir söz. Bataklık gibi görünen yerler her ne kadar sulama için uygun sayılmayan, muhtemelen de sivrisinek kaynağı olabilecek yerlerse bile, su depoladıkları için, su emdirilmiş sünger gibi bir şey. İnanıyorum ki orada depolanan su civarın taban suyuna destek oluyordur. Yer altı sularını da takviye ediyordur. Yağışlar eskiye göre azalmıştır, sözüm yok ama sözgelimi İç Anadolu Bölgesi'nde görülen taban suyu düşmesinde sulak bölgelerin kurutulması veya beton kanaletler yapılmasının da etkisi fazladır. Yani suyun durduğu veya aktığı yerlerde doğal halini muhafazaya çalışmak, bölgenin ekolojik dengesi için çok önemli bence. Özetle, toğrağın su depolaması ve tutmasına engel olmamalı bana göre. Tabi diğer önlemlerin yanısıra...

[Tuncay KANDEMiR]

Darısı DSİ nin kuruttuğu bütün sulak alanların başına...