Metin Bey, Mehmet Bey,
Genel anlamda dünya devlerinin gerisinde olduğumuzu zannedersem hepimiz biliyoruz. Ancak şu noktada müdahale etmek istiyorum: Çok geri ne demek? Bunun haksız bir tabir olduğunu düşünüyorum.
Yerli markalar dünyanın dört bir köşesine tüfek göndermiyor mu? Bu tüfekler dünya standartlarına sahip olmasa, başta İngiltere ve Amerika olmak üzere söz konusu ülkelere kabul edilirler miydi? Kesinlikle hayır.
Akdaş Av Tüfekleri sayfasında (bir üst sayfa) sizler için uluslar arası arenada tüfeklerimizin nasıl değerlendirildiğinin net görülebilmesi için çeviriler yapmıştım. Vakit ayırıp okumanızı rica ediyorum.
Huğlu CZ markası ile kendisini kanıtladı; Akus Smith&Wesson, Kimber (ki çakmaklı tüfekleri öve öve bitiremiyorlar) gibi markalara satış yaptı. Akdaş Webley&Scott'un bel kemiği duruma geldi ki 920K 20 kalibre modele Webley'cilerin söyleşine göre kullanıcları aşık oluyormuş. İstanbul markaları da çeşitli ülkelere gerek kendi markaları, gerekse yabancı markalarla satış yapıyor.
Arap ülkeleri gibi standardı düşük ülkelere yapılan satışlar bir kanıt değildir elbet, lâkin bir tüfek Birleşik Krallığa kabul edilmişse kesinlikle başarılı olmuş, standartları karşılamış demektir. Bunu başarabiliyorsak tüfeklerimiz standartlardan yoksun olamaz; bunu söylemek mantık kurallarına aykırı olur çünkü.
Fiyat/performans konusunda yerli tüfeklerin oldukça başarılı olduğunu düşünüyorum.
Her kim örneğin 6.000 TL verip satın aldığı tüfekteki performansı 1.500 TL'ye alabileceği yerli tüfekten beklerse büyük haksızlık etmiş olur ve olur da aynı vey benzer bir performansı yakalarsa hakkını vermelidir. Daha ne olsun diyebilmelidir.
Metin Bey emek vermiş o kadar fotoğrafı paylaşmışsınız, teşekkür ederim.
Birçok İspanyol tüfeği gördüm ve ne düzeyde kaliteye sahip olduklarını çok iyi biliyorum. İçler acısı bir halde oldukları için artık çok çok zorunlu kalmadıkça (çok samimi dostlar hariç) tamire İspanyol tüfeklerini kabul etmiyoruz. Bilinen Huğlu markalarının tüfekleri ile kıyaslama bile yapmam açıkçası. Fakat bu yeni AyA'lar oldukça şık görünüyor, ancak elime alıp incelemeden bir şey söyleyemem. Hiç araştırma yapmadım bu tüfeklere dair. Fiyatları yüksek değil gördüğüm kadarıyla. Her iş gravürle ve süslemelerle bitmiyor maalesef.
Şimdi anımsadım; öyle gravür dolanları oluyor ki şaşarsınız. Bu tüfekler için söylemiyorum ama mesela geçen gelmişti bize yan kapakçı: hazır gravürlü ve hayvan figürlü kapaklar (!) Tak kullan, hem de sudan ucuz. Ancak el değmeden üretildiğini ve ilk bakışta bir şeye benzese de yakından bakınca ne kadar basit oldukları anlaşılıyordu. Sonra makine de yapılanlar ve en ucuzu da lazer gravür... Özetle fotoğraflardaki bu süslemeler yakından belki o kadar da muazzam olmayabilir ki tüfeklerin fiyatları dediğim gibi çok da uçuk değil. Ne kadar emek çekildiği ve tüfeğin ne kadar özel olduğu ele alınmadan bilinemez (yani hakkında bilgi sahibi olmadığımız bir model için). Bu tüfeklerin kalbi de dışı gibi şıktır diye umuyorum. Özetle kendi bilgilerim dahilinde bundan fazla yorum yapmam doğru olmaz. Ustama danışma jokerimi kullanmak istiyorum.
Gelişmelerin farkında olunması oldukça sevindirici, teşekkür ederim..
Osman Bey,
Objektif olmak lazım ve bu yeni AyA'ları beğendik hep beraber çok güzel görünüyorlar.
Dediğiniz gibi bu marka ile yerli birçok markayı kıyaslayamayız, ancak genel itibarıyla diğer İspanyollar ve kaliteli olan Yerli tüfekleri kıyaslamak şahsi fikrime göre uygun değil. İspanyol tüfeklerinin durumu ortada...
"
Tam çakmak görünüm üzerine işleme olmadan meneviş yapma ile tüfek sanayii gelişmiyor
." Bu cümleyi Çakmaklı Akus için yorumlamak istiyorum: Pekala işleme üzerine de meneviş yapabilir, çocuk oyuncağı, ama talep ne şekilde ise biz de o şekilde yapmıştık zamanında. O kadar zor bir iş değil özetle. Diğer üreticiler de bu şekilde davranıyor ve gravürün kendini daha iyi göstermesi için meneviş yapmıyor gravür üzerine ki müşteri talebi bu şekilde. Özetle bu durum sadece sizin fikriniz ve üreticinin talebe karşı arzıyla ilgili. Sanayinin gelişip gelişmemesi konusunda bir bağlantı kuramadım kusura bakmayın. Kalite ve işçilik olarak bu AyA'ların Akus'a göre çok daha üstün olduğunu düşünüyorsanız tekrar düşünün demek istiyorum size. Tasarım tabii ki sizin zevkiniz...
Maalesef gravür konusunda Huğlu kasabasında elde ne varsa o; başka yok. O konuda razı olmaktan başka çaremiz yok. Geriden gelen ve yetişen bir nesil de yok Huğlu'da... Ancak (!) bu paralara bu gravürler inanın çok uygun...
Avlak forum sitesinin sahibine ve yöneticilerine teşekkür ediyorum, zira marka marka tüfekleri ayırmışlar ve işimizi kolaylaştırmışlar. Yani çakmaklı tüfekler ve çiftelerin tartışılmasına Akus sayfasında devam edilmesi daha uygun geliyor bana. Firma yetkilileri yorumlarınızı okuyup size dönecektir diye düşünüyorum. Şahsen Akdaş üzerinden gitmeye çalışsam da konu çakmaklı tüfeklere dönüyor. O konuda yetkili kişi tabi ki firmadan birisi olmalıdır. Ben sadece eski bilgilerimle sizlere yardımcı olmaya çalıştım.
Hatta Osman Bey'in eleştiri olarak kabul edilebilecek net cümleleri vardı yukarılarda
"
Dikkat ederseniz tüfekleriniz yine ağır, 12-20 no da ikiside ağır.
Çulluk tüfeği yapmış Akus 61 namlu magnum yatak külçe gibi,
denge yapıyorsunuz namlu korkunç ağır belli oluyor
."
Eminim yanıt vereceklerdir. Bu konudaki eleştiriyi benim okumam hiç bir ifade etmiyor.
Engin MAKAS beye teşekkürlerimi sunarım. Akdaş marka süperpoze ile ilgili düşüncelerini dile getirmiş. Akdaş olarak 1.250 - 3.300 aralığında orta alt ve orta seviyede süperpozeler ve 850 - 1.750 TL arası genel avcı kitlesine hitap eden yarı otomatikler ürettiğimizi hatırlatmak isterim. Fiyatlara ve beklenen karşılığa göre eleştiriler daha yerinde olacaktır.
Kamil Bey size kulak veriyorum. Elde imkan varken neden daha iyi şeyler yapılmasın, dünya markası olunmasın diyorsunuz. Haklı olduğunuz noktalar elbet var. Ancak firma hedeflerimiz arasında söyledikleriniz şu anda yer edinemez. Bunun için koşulların olgunlaşması gerekiyor ve koşulların olgunlaşması çok da kolay görünmüyor.
Şu anda izlenilmesi gereken yol bu diye düşünüyoruz. Herkese ve her keseye hitap eden kaliteli ve ucuz tüfekler üretmek yani.
Söz konusu fiyata dünya standartlarında, uygun ağırlık ve dengede, başarılı bir işçiğine sahip, ejektörleri sorunsuz çalışan ve çift patlama yapmayan, oldukça başarılı bir grupmana sahip bir tüfek alınabiliyorsa; işte bence bu tüfeğin "tasarımı sıradan olmuş şöyle havalı olsa" diye eleştirilmesi garip geliyor kulağa....
Lafı daha fazla uzatmayayım. Eleştirenler daima olacaktır ve yapıcı eleştiriler firmaya her zaman olduğu gibi katkı sağlayacaktır.
Herkese iyi geceler diliyorum....