Yok, sorun maliyet...
Merkel, kocaman fabrikasında, maliyeti milyonlarca EURO'yu bulan (sadece zeminine atılan blok betonunun maliyetinin yüzbinlerce euro olduğunu söylemişlerdi) Kadia marka honlama makinasında aynı anda sadece 4 tane namluyu honlayabiliyor ve bu sürecin öncesi sonrasıyla birlikte ciddi zaman alıyor. Aynı süre zarfında Beretta 100'lercesini honlayıp ayırıyor kenara.
Daha az makinanın kullanıldığı Holland&Holland'da yatayda lapping prosesine , yani bir namluya bir kişiyi ayırıp yine çok ciddi bir zaman harcıyorlar. Yine bu sırada Beretta 100'lercesini honlayıp ayııyor kenara...
Beretta'nın honlamasıyla diğerleri aynı şey değil efendim. Beretta, krom kaplama için "yeterli düzgünlükte" bir yüzey elde edebilmek için honlarken, yukarıda saydığım diğer üreticiler, direkt son kullanıcının kullanımına hazır hale getirebilmek için honluyor. Yani aynı şey değil efendim. Eğer Beretta, o honlanmış haliyle piyasaya sürse o tüfeklerini, bir kaç ayda pastan çürür kullanılamaz o namlular... Gözle görülebilecek bir şey değil efendim. Çeliğin yüzeyinde milyonlarca küçük çukurcuklar var. Bunları gözle göremezsiniz, temizleyemezsiniz silemezsiniz, çıplak gözle görebileceğiniz şey düz metal yüzeyidir. Üst düzey honlamada, bu çukurlar tamamen giderilip mirror finish halini alana kadar düzleştirilir ve namlunun iç yüzeyi aynı zamanda bu süreçte "sertleştirilir".
Bu küçük delikçikler, çeliğin korozyona uğraması (ki korozyon metalin çürümeye başlamasıdır biliyorsunuz, bir noktadan başlarsa sürekli ilerler), milyonlarca mikronlar seviyesindeki ebada sahip çukurcuklar, sizin haberiniz olmadan içine barut gazını da alır, kurşunu da alır, havadaki nemi de alır ve temizleyemezsiniz. Çelik çürümeye başlar. Bu işin mukavemet tarafı.
Bir diğer tarafı da, evet gözle düz görürsünüz ancak mirror finish değildir (krom kaplamadan önceki halinden bahsediyorum), atışta da, tapanın ve mühimmatın performansının olumsuz etkilenmemesi için pürüzsüzleştirmek için krom kaplama kurtarıcıdır.
Yani , "saygınlığı olamazdı" noktasından yola çıkarsak yanılırız efendim...

Saygılar
Sizin bir ara yayınladığınız namlu süreçlerini uyguladığını düşünüyorum,yoksa Avrupa ve Amerika da saygınlığı olamazdı sanırım,türkish import kategorisinde olurdu
...